Cilt mezoterapisi, cilt altına mikro iğneler yardımıyla vitamin, mineral, aminoasit, enzim ve hyaluronik asit gibi cildi besleyen maddelerin enjekte edilmesiyle yapılan medikal bir cilt yenileme uygulamasıdır. Cildin ihtiyacı olan tüm aktif bileşenler doğrudan orta deri (mezoderm) tabakasına verildiği için, klasik cilt bakım yöntemlerinden çok daha etkili sonuçlar verir.

Bu işlem sayesinde cildin nem dengesi sağlanır, elastikiyet artar, ince çizgiler azalır, cilt tonu eşitlenir ve cilt daha sağlıklı bir görünüme kavuşur. Genellikle yüz, boyun, dekolte ve eller gibi yaşlanmanın belirgin olduğu bölgelerde uygulanır. Cilt mezoterapisi; yaşlanma karşıtı bakım, cilt canlandırma, leke tedavisi, sivilce izlerinin azaltılması ve göz çevresi gençleştirme gibi birçok amaçla yapılabilir.

Cilt mezoterapisinde kullanılan maddeler doğrudan cilt altına ulaştığı için, hücre düzeyinde bir yenilenme başlatır. Hyaluronik asit cildin su tutma kapasitesini artırırken; vitamin ve antioksidanlar hücre onarımını destekler, aminoasitler ise kolajen üretimini tetikler. Tüm bu bileşenler, cildin kendi kendini iyileştirme ve yenileme sürecini aktive eder.

İşlemden sonra cilt daha parlak, sıkı ve canlı görünür. İlk etkiler genellikle birkaç gün içinde gözlemlenmeye başlasa da, asıl yenileyici etki 3-4 hafta içinde daha belirgin hale gelir. Düzenli seanslarla birlikte cilt dokusunda uzun vadeli bir kalite artışı sağlanır.

Cilt lekeleri, özellikle güneşe maruz kalma, hormonal değişiklikler ve yaşlanma süreciyle birlikte sıkça karşılaşılan estetik sorunlardandır. Cilt mezoterapisi, içerdiği aktif bileşenler sayesinde leke tedavisinde oldukça etkili bir yöntemdir. Özellikle C vitamini, glutatyon, kojik asit ve traneksamik asit gibi cilt aydınlatıcı ajanlar lekeli bölgelere mikro enjeksiyon yoluyla uygulanarak pigment üretimini dengeler.

Bu sayede melanin üretimi kontrol altına alınır, cilt tonu eşitlenir ve lekeler zamanla açılır. Mezoterapi aynı zamanda ciltteki hücre yenilenmesini artırarak, lekenin derin katmanlardan yüzeye çıkmasını ve yok olmasını destekler. Özellikle mevsim geçişlerinde yapılan kürler ile lekeli cilt çok daha aydınlık ve pürüzsüz hale gelir.

Cilt mezoterapisi genellikle 3 ila 6 seans arasında uygulanır. Seans sayısı, cilt tipine, cilt sorunlarının yoğunluğuna ve hedeflenen sonuca göre değişiklik gösterebilir. İdeal olarak, ilk 3 seans 1-2 hafta aralıklarla yapılır. Bu, cildin aktif olarak yenilenmesini ve iyileşmesini sağlar. Daha sonraki seanslar ise bakım amaçlı olabilir ve 4-6 haftada bir tekrarlanabilir.

Bazı kişilerde tek bir seans bile yeterli olabilir, ancak daha belirgin sonuçlar için seanslar halinde devam edilmesi önerilir. Cilt tipi, yaş, cilt probleminin şiddeti ve kişinin hedeflediği sonuca göre seans aralıkları kişiye özel olarak belirlenir. İhtiyaca göre düzenli seanslarla ciltte kalıcı bir iyileşme sağlanabilir.

Cilt mezoterapisi, genellikle 25 yaş ve sonrasında başlanması önerilir. Bu yaş, ciltte kolajen üretiminin azalmaya başladığı ve yaşlanma belirtilerinin hafifçe ortaya çıkmaya başladığı dönemdir. Erken yaşlarda yapılan mezoterapi, cilt problemleri henüz başlamadan önleyici bir bakım olarak da kullanılabilir.

Ancak yaş ilerledikçe, ciltteki elastikiyet kaybı, kırışıklıklar ve sarkmalar gibi yaşlanma belirtileri daha belirgin hale gelir. Bu nedenle 30’lu yaşlar sonrasında düzenli olarak mezoterapi uygulamaları ile cilt yenilenmesi sağlanabilir. 40 yaş ve sonrasında ise daha yoğun bakım ve tedavi seansları gerekebilir. Mezoterapi, cilt yaşlanmasını engellemeye yardımcı olan bir yöntemdir, ancak cilt tipine ve yaşa bağlı olarak kişisel bir program oluşturulmalıdır.

Cilt mezoterapisi, cilt sarkmalarını doğrudan tedavi etmemekle birlikte, cildin elastikiyetini artırarak sarkma görünümünü hafifletebilir. İçeriğindeki amino asitler, hyaluronik asit ve kollajen üretimini destekleyen maddeler, cildin sıkılaşmasına yardımcı olur. Bu bileşenler sayesinde cilt daha sıkı ve dolgun bir görünüm kazanır.

Mezoterapi, ciltteki ince çizgileri, kırışıklıkları ve sarkmaları önleyerek cildin daha genç ve taze bir görünüm kazanmasına yardımcı olabilir. Ancak ileri düzeyde sarkmalar için, daha invaziv yöntemler (örneğin cerrahi estetik uygulamalar) gerekebilir. Mezoterapi, erken aşamalarda sarkma ve gevşeme belirtilerini tedavi etmek için oldukça etkili bir bakım yöntemidir.

Göz çevresi, cildin en hassas olduğu bölgelerden biridir. Burada ince çizgiler, morluklar ve şişlikler sıkça görülür. Cilt mezoterapisi, göz çevresinde bu sorunları gidermek için oldukça etkili bir yöntemdir.

Göz çevresine yapılan mezoterapi, hyaluronik asit, C vitamini ve peptit gibi maddelerle desteklenir. Hyaluronik asit, bölgedeki nem dengesini sağlar ve cildin elastikiyetini artırır. C vitamini ise ciltteki renk düzensizliklerini gidermeye yardımcı olur ve antioksidan etkisi gösterir. Peptitler, cilt hücrelerinin yenilenmesini hızlandırarak göz çevresindeki yorgun görünümü ortadan kaldırır.

Bu uygulama, göz altı morluklarını azaltırken, cildin daha sıkı ve genç görünmesini sağlar. Seanslar halinde uygulandığında, göz çevresindeki ince çizgiler azalır ve yorgunluk izleri yok olur.

Cilt mezoterapisinin etkisi, yapılan seans sayısına ve cilt bakımına bağlı olarak değişir. Genellikle 3-6 seanslık bir kür uygulandıktan sonra, elde edilen sonuçlar uzun süre devam eder. Mezoterapi ile ciltteki kırışıklıklar, sarkmalar ve lekeler azalır, cilt daha sıkı ve canlı görünür.

Etkilerin kalıcılığı, kişisel faktörlere ve yaşlanma sürecine bağlıdır. Cilt bakımı düzenli yapıldığında ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsendiğinde, sonuçlar 6 ay ila 1 yıl kadar sürebilir. Düzenli olarak mezoterapi bakımının tekrarlanması, bu etkinin devamlılığını artırır.

Cilt mezoterapisinin ne sıklıkla yapılması gerektiği, kişinin cilt durumu ve hedeflerine bağlıdır. Genellikle başlangıçta, ciltte belirgin değişiklikler görmek için 3-4 hafta arayla 3-6 seans yapılması önerilir. Bu seanslar, ciltteki sorunları hedef alarak hızlı bir iyileşme sağlar.

Bakım amaçlı uygulamalar ise 6 ayda bir veya yılda birkaç kez tekrarlanabilir. Cilt yenileme süreci kişisel faktörlere bağlı olarak değişebilir. Düzenli bakım ile cilt daha genç ve sağlıklı kalabilir.

Cilt mezoterapisi ve PRP (Platelet Rich Plasma), cilt yenileme için kullanılan iki farklı yöntemdir. Mezoterapi, cilt altına doğrudan aktif bileşenler (vitaminler, hyaluronik asit vb.) enjekte ederek cilt dokusunu iyileştirirken, PRP, kişinin kendi kanından elde edilen plateletlerin (kan plazması) cilde enjekte edilmesidir.

PRP, genellikle cilt yenileme, kollajen üretimi ve yara izlerinin tedavisi için tercih edilirken, mezoterapi daha geniş bir yelpazeye hitap eder ve birçok farklı bileşen ile cilt sorunlarını hedef alır. Hangisinin daha etkili olduğu, kişinin cilt tipine ve ihtiyaçlarına bağlıdır. Mezoterapi, daha hızlı ve görünür sonuçlar verirken, PRP daha doğal ve uzun süreli etki sağlar.

Cilt mezoterapisi fiyatları, uygulamanın yapılacağı klinik, uzmanlık, kullanılan malzemeler ve seans sayısına göre değişir. Ortalama olarak, 2025 yılı itibarıyla bir seans fiyatı yapılan işleme ve kullanılan malzemeye göre değişiklik gösterebilir. Daha fazla seans yapıldıkça toplam maliyet artar.

Fiyatlar, kullanılan ürünlerin kalitesine, kullanılan malzemelerin türüne ve seans sayısına göre farklılık gösterir. Cilt tipine ve soruna göre özelleştirilen tedavi planları da fiyatı etkileyebilir. Genellikle, bütçenize uygun paketler ve ödeme planları sunulmaktadır.

Güncel fiyat bilgisi için kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz.